Avuç içimi öptü sevdiğim adam.
İlk ve sondu. “Özel” dedikleri türden…
Saçlarım açıktı yine. Gözlerim kapalıydı birkaç saniyeliğine
ya da birkaç dakikalığına. Sol elimin avuç içi sevdiğim adamın yüzüne dönüktü.
Uzandı ve öptü avuç içimi. İçinden gelen nadir şeylerdendi sanırım. Güzeldi ve
benim için gerçekten çok özeldi. Avuç içim, sevdiğim adamın dudakları
tarafından ilk defa keşfedilmişti. Bu keşiften sevdiğim adamın haberi
yoktu. Kristof Kolomb Amerika’yı keşfettiğinde, sevdiğim adamın
dudaklarının avuç içimdeki keşfinin beni heyecanlanlandırdığı kadar
heyecanlandı mı bilmiyorum.
Heyecanıma yenik düştüm sevdiğim adamın yanında. Yenik düşüp
bunun bir ilk olduğunu dile getirdim. Yüzüme tüm mutluluğumu yansıtıp “İlk defa
avuç içimi öptün.” dedim. Sonra
saçlarımı öptü. Aradan biraz zaman geçti derin bir nefes aldı. “Yapamıyorum.” dedi. Ve daha birçok şey. Daha önce duyduğum
birçok aynı şeyi yine sıraladı art arda. Sevebiliyordu ama sevilemiyordu
sevdiğim adam. Sevilmek onun hayat döngüsünde yoktu. Sevilmek, sevdiğim adamda
alerjisi olduğu bir ilaç gibiydi. İyi gelmiyordu ona. Onu iyileştirmek yerine daha
beter ediyordu. Midesine kramplar sokuyordu sevilmek. Çekilmez baş ağrıları
doğuruyordu onun yanına gittiğimde. Belki de bundandı başına yaptığım
masajların bir işe yaramaması. Sevgimle dokunuyordum şakaklarına, alnına.
Sevgim ona iyi gelmiyordu işte. Şimdi anladım iyi gelmeyen masajın sebebini
işte.
Bir kadın var. Hala televizyona çıkıp yemekler yapıyor mu
bilmiyorum. Adı da yok hafızamda. Yemek tarifleri verir sonra onları uygulardı.
Üç kaşık un , bir su bardağı toz şeker… biraz da sevgimizi katıyoruz, derdi
hep. Sevdiğim adam sevgi katılan yemekleri yiyebilir miydi acaba?
Sevdiğim adam hiç sevgi katılan yemek yedi mi doktor?
Sevdiğim adam avuç içimi öpüp kendi vicdanının içine
gömüldüğünden beri gözyaşlarım da avuç içime dökülüyor doktor.
Gözyaşım öpücüğünü öpüyor doktor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder