Fotoğraf : Hamza Zor.
Gecenin bir yarısı taktım kulaklığımı, açtım yine sözsüz bir
şarkı. Sözsüzdü; çünkü sözler benimdi.
Geç kaldım hikayeye. Biraz tatil biraz umut ışıkları falan
derken boşladık gökyüzünü. Gökyüzünde kim var ? Tardu.
Kaçıyor, göçüyor, saklanıyor, yoruluyor, dinleniyor.
Gri bulutlar var her yerde. Göz yaşım bulutlardan damlalar
halinde düşerken onun kanatları da ıslanıyor. Üzülüyor Tardu. Kahroluyor.
Yanıma gelemediği için kanadındaki her bir tüyü tek tek koparmak istiyor
gagasıyla. Susuyor, içi kuruyor ama bulutların arasından yer yüzüne sağanak
yağış olarak inen tuzlu gözyaşımı ağzına sürmüyor. Yediremiyor kendine Tardu.
Aylar önce konduğum camın önünden gitmemeliydim, diyor. Piso’nun
yanında kalmam gerekirken ondan kaçtım bir de korkaklar gibi arkamı toplamak
için adıma elçiler gönderdim, diyor. Diyor ve benden uzaklara uçuyor biraz
daha.
Marsi, onun kanadından gelen elçisi. Bir ona emanet
edebilirdi Pisoyu. Bazen sığ düşünceleri vardı Tardu’nun. Sonra o sığlıkta
boğulduğu gerçeği sarıyordu gökyüzünü. Nefessiz kalıyordu ama o kanadını yere
indirip de gelmiyordu bir türlü yanıma. Onu özlediğimi bildiği halde
gelmiyordu.
Tarduydu adı. Ne yapsa yeriydi.
Kızmadım Tarduya hiç. Bazen kaçmanın en iyisi olduğunu
biliyordum çünkü. Uyku gibi mesela. Uyku benim kaçışımdı, gökyüzünde kaybolmak
da Tardu’nun. Elimizdeki olanaklara göre kaçıyorduk bir şeylerden. Bu yüzden
birbirimizindik. Bu yüzden birbirimize ihtiyacımız vardı. Bir şeylerden kaçıp
bir yerler de buluşmalıydık.
Buluştuk.
Az önce geldi kondu tekrar camıma. Arkasında Marsi.
Hangisini avcumun içine alacağımı bilemedim. Marsi biraz dinlendirdi
kanatlarını sonra gitti. Anlayışlıydı.
Neredeydin bunca zaman diye soru sormadım Tarduya.
Biliyordum. Benden uzak olan her yerdeydi çünkü.
Çok yorgundu. Haddinden fazla.
Gökyüzüne geldim, dedi Tardu.
Neden?, dedim.
Sen hikaye yazamazsın da o yüzden, dedi.
Haklıydı. Aradan geçen zaman ve olaylar bahanemdi. Tardu
benim mutluluğum, Marsi de umut ışığımdı. İkisinin sonu da güzellikti, ağız dolusu
kahkahaydı.
Yazamadım. Mutluluğu yazamadım.
Ama Tardu yine benim can kuşum. Gökyüzü yine benim karanlığım.