Doktor, Foça’da göremedim seni? Efes’te aklımın içinde tek
bir adım bile atmadın?
Neler oluyor doktor?
Hücrelerim mi ölüyor yoksa sen mi taşınıyorsun aklımın
içinden ? Sevgimden gittiğin gibi mi gideceksin aklımdan da yoksa kısa bir
tatil mi bu doktor?
Sus yine.
Kedi buldum Efes’in
sütunları arasında. Adına “Tarihi Kedi” dedim. Onun tek bir tüyü kadar yerin
yoktu o an aklımda doktor. Sensiz mutluydum doktor. Tıpkı hayatımda olduğun
günlerdeki gibi mutluydum.
Aklın karıştı dimi. Aynı mutluluk ama ayrı durumlar. Benim
de aklımın çok durgun olduğu söylenemez zaten doktor.
Belki de seni o tarihin içine gömmek istedim doktor? Yedi Uyuyanlar’ın
yanına sekizinciyi bırakmak istedim. Tek
sayıları sevmediğimden değil, yanlış anlama. Kendim rahat uyuyabilmek için.
Günlerdir mutluyum doktor. Huzurum da var. Ama aklımın
karışmasıyla oluşan girdabın içinde olduğum için mi böyleyim bilmiyorum. Ama bu
mutluluk farklı gibi doktor.
Ne diyorlar buna tıpta? Var mı bir adı?
Varsa da beni ilgilendirdiği için tutmazsın aklında, eminim.
Neyse doktor, lafı çok uzatmayayım. Aklımdan gittiysen
gitmişsindir. Ama gülüşün içimdeki müzede. Bir o kalır senden. Ha Efes’teki
sütunlar, mermerler; ha senin gülüşün. İkisi de geçmiş doktor.
Geçmiş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder