19 Ocak 2014 Pazar

Kaçıncı Masalım



Sayısız masallar yazdım. Hepsinin ana kahramanı bendim. Hepsinde bir prensim vardı ve her masalımın sonunda ikimizden birisi ölürdü. Ben öldürürdüm.
Hiçbir masalımda mutluluğu sonuna kadar yaşatmadım kimseye. Ona ya da bana daha fazla hayat vermedim. Hep kötü yazar oldum ben. Ama hayat kötü. Gerçekler kötü. İçim kötü.
Hiç mi iyiliğim yok ?!  Var elbette ama sınırlı sayıda. Kim bilir, belki de iyi olmadığım için seviliyorum günah tohumundan gelen insanlar tarafından. Ve yine kim bilir, belki de saygı görüyorum.  Herkes beni konuşuyor. Arkamdan söylentiler duyuyorum. Ben de onlara arkamla gülüyorum tabiri caizse.  Neticede onları masalımın içine koyan benim. Ben olmasam onca insan nasıl can bulurdu dünyada ? Haşa, Tanrı değilim. Ben, Tanrı’nın yarattığı yaradanım.
Şimdi akımdaki başlığı düşündüm de konuyu aşmışım biraz.
Sen kaçıncı masalımsın ey dost? Kim bilir bu masalda kim ölecek. Ama gerçek şu ki: fark etmeyecek. Çünkü ne ben sensiz iki kişilik bir hayat yaşayabilirim ne de sen bensiz bir can bulabilirsin. Ben bu masalı ya ikimizi öldürerek bitiririm ya da son nefesime kadar noktasız, virgüllerle devam ederim,,,,,,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder